Please assign a menu to the primary menu location under menu

Karadağ Montenegro

Karadağ Montenegro

Podgorica, Karadağ (Montenegro)

Podgorica, Montenegro, Karadağ

Karadağ’ın doğusunda Arnavutluk ve Kosova, batısında Hırvatistan ve Bosna güneyinde Adriyatik Denizi, kuzeyinde ise Sırbistan bulunmaktadır. Arnavutluk sınırındaki Prokletije Dağlarından olan Zla Kolata ülkenin en yüksek noktası.

Osmanlı hakimiyetine 16. yüzyılda giren ve Fatih Sultan Mehmet tarafından sağlanan özel bir özerklik statüsü bulunan Karadağ, 17. yüzyılda Osmanlı saltanatını reddetmiş, nihayetinde Osmanlı’nın kaybedeceği birçok isyan çıkarmıştır. Karadağ, 1992’de Yugoslavya’nın dağılmasından sonra Sırbistan ile birlikte Yugoslavya’nın bir parçası olarak kaldı. 2006’da yapılan referandumda halkının %55 bağımsızlık yönünde oy kullanmıştır, böylece Avrupa’nın en genç bağımsız cumhuriyeti” devleti olmuştur.

Balkanların yükselen yıldızı olan bu ülke kumsalları, deniz, doğa, eğlence isteyenleri tüm tüm dünyadan ve özellikle de Avrupayı kendine çekmektedir. Renkli gece hayatı, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle de ziyaretçilerini mutlu edebilecek potansiyele sahip. Adriyatik kıyılarında yer alan eşsiz güzellikteki kıyıları ve dillere destan plajlarıyla da adından söz ettiren ülke, UNESCO tescilli yapıları, yerleşim yerleri ve yemyeşil doğasıyla bir ülkedir.

Turistik kentleri Kotor ve Budva’nın yanı sıra dağlar, göller, kayak merkezleri, ulusal parklar ile nehirlerin bulunduğu dağlık kesimleri özellikle benim çok beğenimi kazanan durmitor bölgesi ile 700 bin nüfusu gezilip görülmesi gereken bir ülkedir.

Farklı etnik grupların bir arada yaşadığı Karadağ’da resmi dil ‘Karadağca’ olmasına rağmen Sırpça, Hırvatça ve Boşnakça dilleri yaygın olarak konuşulmakta olup Ayrıca turistik ve merkez konumda bulunan başkent Podgorica ve kıyı bölgelerde, İngilizce de sıkça kullanılmaktadır. Sanayileşmenin olmadığı Karadağ’da doğal güzellikler, temiz çevre ve her zaman rahatlıkla içilebilen lezzetli suları, Karadağ’ı diğer ülkelerden ayırmaktadır.

Podgorica, Karadağ’ın başkenti ve diğer şehirlerinden daha da az bilinen bir yerdir. Nüfusu 150 bin civarında olan başkente birçok gezgin Adriyatik kıyılarına ulaşabilmek için bu şehre uçmaktadır. İstanbul, Podgorica arası uçakla bir buçuk saat sürmektedir. Şehrin tarihi bölgesi Stara Varos (Eski Türk Şehri), camileri ve saat kulesiyle burası klasik bir Osmanlı çarşısı gibi. Trafiğe kapalı Hercegovacka Caddesi, şehrin kalbi konumunda. Ortodoks kilisesi S.George Kilisesi görülmeye değer yerlerden biridir.

Karadağ Montenegro

Kotor, Karadağ (Montenegro)

Karadağ’ın en güzel koylarından birinde yer alan Kotor, tüccarlar ve ünlü denizciler şehri olup birçok hikayeye konu olmuştur. Kotor tipik Ortaçağ Eski Kenti olup, 12. ve 14. yüzyıllar arasında inşa edilmiş iyi korunmuş bir kentidir. Orta çağ mimarisi ve çok sayıdaki kültürel miras anıtları Kotor’u UNESCO tarafından “Dünya Doğal ve Tarihi Miras Listesi” olarak ilan edilmiştir.

Tüm şehir boyunca binalar dar sokaklar ve meydanlarla bulunmaktadır. Bu meydanlardan birinde, Roma kültürünün ve şehrin en tanınmış simgelerinden biri olan Saint Tryphon Katedrali (Sveti Tripun) bulunur. 13. yüzyıldan kalma Saint Luke Kilisesi (Sveti Luka), 12. yüzyıldan Saint Ana Kilisesi (Sveta Ana), 13. yüzyıldan Saint Mary Kilisesi (Sveta Marija), Şifa Eden Anne Kilisesi (Gospe od Zdravlja), 17. yüzyıldan Prens Sarayı ve 19. yüzyıldaki Napolyon Tiyatrosu, Kotor’un geçmişten günümüze ulaşan zengin miraslarıdır. Her yıl düzenlenen deniz festivalleri Karadağ kıyısındaki bu güzel şehre çekicilik kazandırmaktadır. 3 ayrı kapıdan Old Town bölgesine giriş yapılmaktadır.

Kotor’a biz kiraladığımız araç ile Mostar üzerinden gelip 1 gece konaklama planlamıştık . Old town kale içinde konaklama yapmıştık. Tüm gezilecek görülmesi gereken yerlerin bu bölgede olması bizim için bir günü ayırmamız yeterli olduğunu iletebilirim.

Kotor Kalesi’ne çıkıp Adriyatik Denizi’nin en tepeden manzarasını izlemek benim için ayrı bir keyif verdiğini iletebilirim. Kalenin biri ücretli olmak üzere (3 euro ) biri de ücretsiz 2 girişi bulunmaktadır, Yerel halk ve benim gibi biraz araştıranlar ücretsiz girişi kullanmaktalar. Yaklaşık 1 saat yürüyüşten sonra kalenin tepesine ulaşmıştım , yanında götürdüğüm çayım ve meşhur börekleriyle bu eşsiz manzaranın keyfini çıkartarak bir güzel kahvaltımı da yapmıştım . Kotor Kalesi’ne çıkılacak en iyi zamanlar ya güneşin doğduğu an ya da güneşin battığı an olduğunu iletebilirim . Sıcaktan dolayı yukarı çıkmak çok daha yorucu olmaktadır.

Kotor Fotoğraf Galerisi

 

Karadağ Montenegro

Zabjlak ve Durmitor Ulusal Parkı, Karadağ (Montenegro)

Zabljak, Balkanlar’ın en yüksek olduğu Karadağ’ın küçük bir dağ şehridir . 1456 m rakımlı bulunmakta olup Durmitor’un muazzam dağının tam ortasında ve Durmitor Milli Parkı’nın ortasında yer almaktadır. Durmitor Ulusal Parkı ise 390 kilometre kare ile Karadağ’ın en geniş ulusal parkı olup, yaz-kış pek çok kişinin ziyaret ettiği harika bir doğal parktır. Durmitor’da kış aylarında kayak, yaz aylarında ise trekking, hiking, rafting, kanyon yürüyüşü ve bisiklet gibi pek çok spor yapılabilir.

Yüksekliği 2.500 m’lere kadar uzanan bu bölge kuzeyinde Tara Kanyonu, batısında Piva Kanyonu ve güneyinde Komarnica Kanyonu ile çevrilmiştir. 2.000mt’nin üzerinde yaklaşık 50 zirvesi ile dağcılık sporu için ideal parkurlara sahiptir. Ayrıca bölge 18 tane buzul gölü de bulunmaktadır.

Zabjlak bölgesinde yer alan Tara Kanyonu ise 82 km uzunluğu ve 1,300 metre derinliği ile Amerika’da bulunan Grand Canyon‘dan sonra dünyanın en büyük ikinci , avrupanın birinci nehir kanyonudur .

1977 yılından beri UNESCO Dünya Mirası alanı olan Tara Kanyonu aynı zamanda Durmitor Milli Parkı dahilinde koruma altında tutulmaktadır. Kanyon boyunca akan Tara Nehri özellikle rengi dolayısıyla muazzam bir güzelliğe sahiptir. Bisikletçi ve doğa yürüyüşçüleri tarafından gezegenimizde yer alan 25 Dünya mirası alanından biri olarak kabul görmekte olup nehrin suyu o kadar berrak ve temiz ki suyunu rahatlıkla içilebilmektedir.

Zabljak kış turizmi için ideal bir yerdir, fakat pek çok turist bu eşsiz şehiri yaz tatili için tercih etmektedir. Her aşamada ortaya çıkan doğal güzellikleri nedeniyle yaz aylarında Zabljak çok sayıda ziyaretçiyi cezbetmektedir. Kentin yakınlarındaki manastırlar ve kiliseler dini turizmin yaygınlaşmasına katkıda bulunmaktadır.

Biz Bosna ve Karadağ turunun 2 gününü Zabjlak şehrine ayırmıştık ama benim gibi dağcılık ile uğraşanların kesinlikle daha fazla zaman ayırması gerektiğini düşünüyorum. Bosnadan araç kiraladığımızdan Budva üzerinden Zabjlak şehrine ulaşım sağlamıştık . 180 kmlik mesafeyi sırasıyla Podrorica , Niksic şehirlerinden geçerek yaklaşık 3 saatte tamamlamıştık . Gitmeden önce planlama yaptığımız dolayı ilk günümüzü Blacklake ( karagöl ) ve şehir merkezini gezerek tamamladık . Karagöl şehir merkezine 3 km uzaklıkta Durmitor Milli parkı içerisinde yer almaktadır , araçla parkın girişine gidebileceği gibi bisiklet kiralayıp ya da yüyüyerek yaklaşık 30 dakika dakikada ulaşım sağlayabilirsiniz, Milli parka giriş ücretli 3 eu ödeme yaptıktan sonra, yaklaşık 5-10 dakika yürüyerek karagöle ulaşıyorsunuz . Çevresi yaklaşık 4-5 km civarında , parkurlar düzenli olduğu için kaybolmanız imkansız olduğunu söyleyebilirim. Doğal güzelliğin keyfini çıkartarak yaklaşık 3 saatimizi göl çevresinde yürüyüş yaparak geçirdik . Mayıs ortalarında bulunmamıza rağmen özellikle gece havanın soğuk olduğunu iletebilirim . Kaldığımız hostelde kaloriferlerin yanması bizi çok mutlu etmişti.

Zabjlak’taki ikinci günümüzü çevredeki dağ evleri , küçük kasabalar arasında yürüyüş yaparak , Zabjlak’tan yaklaşık 22 km ileride bulunan Tara köprüsüne gezerek tamamladık . Tara köprüsü tara vadisi üzerinde uzunluğu 360 metre yerden yüksekliği 172 metre olup 1937-1940 yılları arasında inşa edilmiş.
Karadağ’da en çok ziyaret edilen cazibe merkezlerinden olan köprü doğa ile iç içe yer almaktadır. Köprü ile paralel olarak oluşturulan Zipline platformu ile de adrenalin tutkunlarına keyifli zamanlar yaşatmaktadır, biz sıra olduğu için ve zamanımız kısıtlı olduğundan dolayı bu heyecanı yaşayamadık. Köprünün yakınında eşsiz manzaranın keyfini çıkarabileceğiniz restoranlarda bulunmaktadır, Avrupa’daki en büyük araç beton kemer köprüsü olan bu köprü pek çok mimarın ilham kaynağı olmuştur.